Spor Yönetiminde Schadenfraude (Başkanının Üzüntüsünden Keyif Alma Duygusu) Etkisi: Kavramsal Bir İnceleme

Tarihsel süreç içerisinde insan ilişkileri her zaman önemli bir yere sahip olmuştur. İnsan ilişkilerinin etkin ve verimli bir şekilde yönetilebilmesi mecburiyeti, yönetim kavramına olan ihtiyacı karşımıza çıkarmaktadır. Yönetim kavramı, toplumsal huzur ve refah ile gelişim hedefini sağlamak arzusu açısından önemli bir rol oynamaktadır. Spor yönetimi kavramı ise, yönetim kavramının alt dallarından biri olarak kabul edilmektedir. Etkin ve verimli bir spor yönetiminin sağlanması, yalnızca spor örgütleri ve organizasyonlarının işleyişine değil, aynı zamanda toplumsal olarak da çok fazla fayda sağlayabilmektedir. Spor yönetimi, spor örgütleri ve faaliyetlerini belirli amaçlar paralelinde, insan ve maddi kaynakları etkin, verimli ve sistematik bir şekilde yönetebilme süreci olarak tanımlanabilmektedir. Günlük hayatta, kişiler genel olarak yaşadıkları başarısızlıklarından arınmak ve kendilerini iyi hissedebilmek için başka bireylerin yaşadıkları olumsuzluklara yönelmektedirler. Bu düşünce yapısı, son yıllarda popülerliği giderek artan ve sıkça karşımıza çıkan schadenfreude olarak bilinen bir kavramla açıklanabilir. Bu kavram, karmaşık ve insani bir yön taşıyarak, birinin talihsizliklerine duyulan gizli zevki ifade etmektedir. Özellikle spor yönetiminde bireysel veya takım sporlarında elde edilen başarı ya da başarısızlıklarda rakip takım taraftarlarında başarıya karşı bir kin, nefret ve kıskaçlık duygusu oluşurken başarısızlık durumunda ise sevin, mutluluk ve rahatlama duyguları oluşmaktadır. Bu çalışmada başkasının üzüntüsünden duyulan mutluluk duygusunu ifade eden schadenfreude kavramının spor yönetimine etkisi üzerine kavramsal bir inceleme yapılacaktır.