Journal article Open Access
Öz: Mütevâtir hadis genellikle, her tabakada yalan üzere ittifak etmeleri tasavvur olunamayan kalabalık bir topluluk tarafından rivâyet edildiği için doğruluğunda şüphe bulunmayan hadis olarak tanımlanmaktadır. Âlimlerin çoğunluğu, tanımda yer alan “kalabalık bir topluluk” ifadesini herhangi bir sayıyla sınırlamamayı tercih etmiştir. Ancak bir kısmı sayısal sınırlar belirleme yoluna gitmiştir. Mütevâtir hadislerle ilgili kitapları yazanların hepsi bu ikinci zümredendir. Ayrıca mütevâtir hadisi tanımlayanların çoğu “kalabalık topluluk” için adâlet şartı koşmamışlardır. Bu makâlede, mütevâtir hadisin yaygın tanımı kaydedildikten sonra kalabalık topluluk için adalet şartı koşulmamasının ve mütevâtir için belli sayıda bir topluluk tarafından rivâyetinin yeterli görülmesinin neden olduğu çelişkiler ortaya konmakta, böyle tanımlanan bir mütevâtir hadisi inkârı küfür olarak nitelemenin yanlış olacağına dikkat çekilmekte, bu tür hadislere dair yazılmış kitaplar hakkında bilgi verilmekte, sırf belli bir sened sayısına ulaştığı için bu kitaplarda mütevâtir olarak adlandırılan fakat mütevâtir hadisin tanımıyla uyumsuz olan Abdâl hadisi, Hârût ve Mârût hadisi gibi bazı rivâyetler tenkid edilmekte ve konuyla ilgili yazılan eserlerin yetersizliği nedeniyle bu mevzûun yeniden ve daha detaylı bir şekilde ele alınması gereği vurgulanmaktadır. Ayrıca Pezdevî’nin yaptığı ve râvilerde adâleti şart koşan mütevâtir tanımının daha doğru olduğu ve râvilerde belli bir sayıyı yeterli görmenin amelî anlamda da çelişkilere ve sorunlara neden olacağı somut örneklerle gösterilmektedir.
Name | Size | |
---|---|---|
03_udurmus.pdf
md5:ef51623465728151346d1afb06f002c2 |
1.1 MB | Download |
All versions | This version | |
---|---|---|
Views | 384 | 384 |
Downloads | 238 | 238 |
Data volume | 252.9 MB | 252.9 MB |
Unique views | 367 | 367 |
Unique downloads | 226 | 226 |